Hadislerde Güzel Ahlâk
Hadislerde Güzel Ahlâk
Author :
necefi
0 Vote
102 View
1- Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmaktadır "Gerçekten ben, ahlâkî güzellikleri tamamlamak için gönderildim." (Müstedrekü'l-Vesail, c.11, s.187) 2- Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Size mümini haber vereyim mi? Mümin, müminlerin nefisleri ve malları hususunda kendisinden âmânda oldukları kimsedir. Size Müslümanın kim olduğunu haber vereyim mi? Müslüman, Müslümanların elinden ve dilinden âmânda oldukları kimsedir. Muhacir ise kötülükleri kenara itip Allah'ın haramlarını terk eden kimsedir. Müminin mümine zulüm etmesi, onu yardımsız bırakması, gıybetini etmesi veya onu kendinden uzaklaştırması/kovması haramdır." (el-Kâfi, c.2, s.235) 3- Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Müminin şerefi gece (ibadet için) kıyam etmesidir. Müminin izzeti ise insanlardan müstağni ve ihtiyaçsız olmasıdır." (Biharu'l-Envar, c.77, s.20) 4- Emirü'l-Müminin İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: Adamın birisi Resulullah'ın (s.a.a) yanına gelerek şöyle dedi: "Bana, (yaptığım takdirde) Allah ve kullarının beni seveceği, Allah'ın malımı çoğaltacağı, bedenimi salim / sağlıklı kılacağı, ömrümü uzatacağı ve beni seninle haşr edeceği bir ameli öğret." Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Bu dediğin amelin altı hasleti vardır ki bu altı haslet de diğer altı haslete muhtaçtır: Allah'ın seni sevmesini istiyorsan ondan kork ve sakın, insanların seni sevmesini istiyorsan, onlara iyilik et ve ellerinde olan şeyleri kendilerine ver (onlardan alma). Allah'ın malını çoğaltmasını istiyorsan zekât ver, Allah'ın bedenini sağlıklı kılmasını istiyorsan çok sadaka ver, Allah'ın ömrünü uzatmasını istiyorsan, sıla-i rahimde bulun. Allah'ın seni benimle haşr etmesini istiyorsan Vahit ve Kahhar olan Allah karşısında uzun secdelerde bulun." (Sefinetu'l-Bihar, c.1, s.599) 5- Emirü'l-Müminin İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Fitneye karşı iki yaşındaki deve gibi ol; onun ne binilecek sırtı, ne de sağılacak memesi vardır." (Nehcü'l-Belâğa, Hikmetli Sözler, 1) 6- Hz. Hasan (a.s), annesi Fatıma'yı (a.s) sürekli komşuları ve diğerleri hakkında dua ederken gördüğünde, "Anneciğim, neden kendine dua etmiyorsun?" diye sordu. Bunun üzerine Hz. Fatıma (a.s) şöyle buyurdu: "Önce komşu, sonra ev" (Keşfu'l-Gumme, c.2, s.25 ve Biharu'l-Envar, c.77, s.20) 5- İmam Ali b. Hüseyin'e, "Nasıl sabahladın, Ey Resulullah'ın oğlu?" diye sorulunca şöyle buyurdu: "Benden şu yedi sıfat talep edilir bir hâlde sabahladım: Allah-u Teâlâ benden farzları talep etti, Hz. Peygamber (s.a.a) sünnetini talep etti, ailem rızk ve yiyecek talep etti, nefsim şehveti talep etti, şeytan günahları talep etti, amellerin koruyucusu olan iki melek amelin doğruluğunu talep etti, ölüm meleği ruhu talep etti, kabir bedenimi talep etti ve ben, benden istenilen bu yedi sıfat arasında kalmış bir hâlde sabahladım." (Biharu'l-Envar, c.76, s.15) 6- İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurur: "Şüphesiz ki her şey müminden korkar, zira mümin Allah'ın dininde aziz ve güçlüdür. Aynı zamanda mümin hiç bir şeyden korkmaz. Bu her müminin göstergesidir." (Biharu'l-Envar, c.67, s.305) 7- İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Değiştirmeye gücü yetmediği hâlde Allah'a isyan edilen bir toplantıya katılması mümine yakışmaz." (el-Kâfi, c.2, s.374) 8- İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kıyamet günü olunca insanların bir kısmı kalkıp cennetin kapısına gelir ve kapıyı çalmaya başlarlar. Onlara, "Siz kimsiniz” denir. Onlar, "Biz sabır ehliyiz" derler. Kendilerine, "Neye sabrettiniz?" diye sorulur. Onlar, "Biz Allah'a itaat ve isyan hususunda sabrettik." derler. Allah azze ve celle şöyle der: "Doğru söylüyorlar, onları cennete koyun." Bu da Allah azze ve celle'nin şu sözünün işaret buyurduğu şeydir: "Sabredenlere ecirleri, hesapsız olarak ödenir." (el-Kâfi, c.2, s.75) 9- Haris b. Dilhas, İmam Rıza'nın (a.s) şöyle buyurduğunu nakletmektedir: "Mümin şu üç sıfata sahip olmadıkça asla mümin olamaz: Rabbinden bir sünnet, Hz. Peygamber'den bir sünnet ve imamından bir sünnet üze-re... Rabbinden bir sünneti, Allah'ın sırlarını gizlemesidir. Nitekim Allah-u Teâla şöyle buyurmuştur: "Görülmeyeni bilen Allah, görülmeyene kimseyi muttali kılmaz. Ancak Peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır." [Cin, 26- 27] Hz. Peygamber'inden bir sünneti insanlarla iyi geçinmektir. Şüphesiz Allah azze ve celle Hz. Peygamberine insanlar ile iyi geçinmeyi emretmiş ve şöyle buyurmuştur: Sen af yolunu tut, bağışla, uygun olanı emret, bilgisizlere aldırış etme." [Maide, 199] İmam ve velisinden bir sünnet ise fakirlik ve hastalık durumlarında sabretmesidir. Nitekim Allah-u Teâla şöyle buyurmuştur: "Lakin iyilik... zorda, darda ve savaş alanında sabredenlerdir." [Bakara, 177] (Uyun-u Ahbari'r-Rıza, c.1, s.256) 10- İmam Cevad (a.s) şöyle buyurmuştur: "Mümin insan şu üç haslete muhtaçtır: Allah'tan bir başarı, kendinden bir öğütçü ve kendisine nasihat edenlerin nasihatini kabul etmek." (Munteha'l-Amal, c.2 s.554)